Kısa Çalışma Ödeneği ve Üyelerimiz

25.03.2020 00:00

Değerli Üyelerimiz;

Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından, 19.03.2020 tarihinde açıklanan “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketinde yer alan “Kısa Çalışma Ödeneği”nden yararlanmak üzere, 24.03.2020 tarihinde işveren tarafından Covid-19 virüsünün maddi etkilerinden korunmak amacıyla, İŞKUR’a başvuru yapıldığı tarafımıza bildirilmiştir. Başvuru, 01.04.2020–30.06.2020 tarihlerini kapsayacak şekilde yapılmıştır. Yaşanılan süreçte Sn. Cumhurbaşkanımız’ın beyan ettiği üzere istihdam kaybı yaşanmaması için devreye sokulmuş olan bu sürecin öncelikle Ülkemiz ve siz değerli üyelerimiz için hayırlı olmasını diliyoruz.

Üyelerimizin Kısa Çalışma Ödeneğinden yararlanabilmesi için kendi adına başvuru yapmasına gerek yoktur. İşveren, bu ödemeden yararlanabilmek için tüm çalışanlar adına başvuruyu yapacaktır. Bu süreçte üyelerimizin çalışma şartları, sosyal yardımları, mesai süreleri, izin hakları ile ilgili konular, işveren ile görüşülecek ve akabinde siz değerli üyelerimize bilgilendirme yapılacaktır. Aynı zamanda 01.04.2020-30.06.2020 tarihlerini kapsayan sendika üyelik aidatı konusunda, Sendikalar Kanunu ve Tüzüğümüz çerçevesinde yapılabilecek her türlü özveri ve feragat aynı oranda adaletle yapılacak ve sizlerle paylaşılacaktır.

Cefakâr, fedakâr ve özveri sahibi başta uçucu ekipler olmak üzere emek veren tüm üyelerimiz, en az sağlık çalışanları kadar övgüyü hak etmektedir ve gerekli özen işveren tarafından üyelerimize gösterilmelidir. Sağlık çalışanlarının aldığı teşvikler göz önüne alındığında işverenin de elini taşın altına koyması gerektiği aşikârdır. Geçen haftadan bu yana devam eden tahliye uçuşlarında canları pahasına uçuşlara giden ekipler, aidiyet duygusunun nasıl olması gerektiğini bir kez daha göstermiş, bu süreçte ülkemize dönen vatandaşlarımızla aynı mutluluğu paylaşmışlardır. Süreç boyunca üyelerimiz, tüm riskleri göğüsleyerek gerek tahliye uçuşlarında, gerek tedavisi devam eden vatandaşlarımıza tıbbı malzemeler taşınmasında, çekinmeden görev almışlar, bunu da profesyonellikten öte bir vatan görevi olarak icra etmişlerdir. Tıpkı sağlık çalışanlarında olduğu gibi, bu riskli görevleri icra ederken bazı arkadaşlarımız hastalığa yakalanmış, bir kısmı ise ev karantinasına alınmıştır.

Tüm dünyayı saran ve küresel bir kriz haline gelen bu salgında, “Devletimizin almış olduğu veya alacağı tüm kararların çekincesiz ve ama’sız yanında olduğumuzu” bir kez daha bildirmek istiyoruz. Bu süreçte yükün ağır kısmını Sn. Cumhurbaşkanımız ve Devletimiz yüklenmişken, tüm bu fedakârlıklara göğüs geren havacılık çalışanlarının haklarına karşı, THY yöneticilerinin de daha adil ve duyarlı olmaları gerektiğini belirtiyoruz. “Kısmı Çalışma Ödeneği” uygulamasının yanında, üyelerimizin özlük hakları, fazla çalışma ücretleri ve sosyal hakları gibi hâlihazırda uygulanmakta olan haklardan, kesintiler yapılmaması gerektiğini buradan bir kez daha duyuruyoruz. Daha önce yaptığımız talepler doğrultusunda, üyelerimizin, sağlıklarından emin olmadığımız için yolcuya, yakın kalmasını engellemek adına maske, eldiven kullanımı, bu çerçevede ikramların kaldırılması gibi ön tedbirlerin alınması üyelerimizi bir nebze rahatlatmıştır. Ancak, her yaşanan sıkıntıda, gözlerin daima üyelerimizin maaşlarına dikilmesi tek ve doğru çözüm değildir. Tasarruf yapılacaksa, önce şirket kendinden başlamalı ve israfa son verilmelidir.”  Öncelikle belirtmek isteriz ki, Cumhurbaşkanlığı bünyesinde ve hiçbir bakanlıkta Özel Büro Başkanlığı gibi bir makamın bulunmamasına rağmen THY’de bulunması israfın boyutunu gözler önüne sermektedir. Bununla birlikte, şirket içinde adeta bir müdür ve başkan borsası yer almaktadır. Genel Müdür Yardımcılıkları, Başkanlıklar küçültülmeli, yakınlar için müdürlükler ihdas edilmemeli, hatta müdürlük makamında da tasarrufa gidilerek sayıları azaltılmalıdır. “Emrine” başlığı adı altında, şirketteki görevinden ayrılmış olmasına rağmen hala maaş almaya devam edenlerin aldıkları maaşın, kaç üyemizin maaşına denk olduğu üyelerimiz ve kamuoyunca en çok merak edilen konuların başında gelmektedir. Yurtdışı yöneticilerinin bolluğu, yurtiçi istasyon müdürlüklerinin bol ve gereksizliği sadece birkaç bölge koordinatörlüğü ile idare edilebilecek olan gereksiz müdürlükler üyelerimizce görülen ve rahatsızlık duyulan, tasarrufa gidilmesi gereken kalemlerden bazılarıdır. Bu kalemler büyük meblağlar tutmakta ve yüzlerce, belki binlerce üyemizin maaşına denk olduğu bilinmektedir. Başı ağrıyanın, işçi maaşına göz dikmesi kabul edilemez. Üyelerimiz, Ülkemiz adına, Milletimiz adına, Devletimiz için önemli bir değer olan THY adına her türlü fedakârlığı yapmaya hazır olduğunu daha önce yaşanan birçok sıkıntıda göstermiştir ve bugün de ellerini taşın altına koyacaklarını beyan etmiştir. Karşılığında ise kendileri için hiç bir şey istememekte, sadece ve sadece “Biz elimizi taşın altına koyuyorsak, THY gövdesini koymalı ve bize hissettirmelidir” demektedir. Bu demektir ki, eğer maaşlardan tasarrufa gidiliyorsa, en üst kademeden en alt kademeye kadar tüm yöneticilerin de aynı oranda ellerini taşın altına koyması gerekir. Adaletle hükmetmek tabiri ancak bu şekilde yerini bulacaktır. Aksi durumlar, ancak ve ancak diktatörlüklerde yaşanmaktadır. Aramızda imzaladığımız Toplu İş Sözleşmemiz olmasına rağmen, Sendikamıza danışılmaksızın, hiçbir detay paylaşılmaksızın “Ben yaptım, oldu” tarzında yaklaşımlar bariz örneklerdir. Sendikamız, siz değerli üyelerimizin görüşleri ve değerli katkılarıyla hep birlikte karar alınmasını, kısaca demokrasiyi savunmakta, diktatörlüğün karşısında tüm gücüyle durmaktadır.

Önümüzdeki günlerde bu kriz ortamı düzelene kadar uçuş ekiplerimiz için gerekli tedbirlerin tam olarak alınmasını, şu ana kadar süreci çok amatörce yöneten ilgili ünite hakkında gereğinin yapılmasını ve bir an önce havalimanında Dekontaminasyon alanları oluşturularak uçuştan gelen tüm uçucu arkadaşlarımızın bu alanlardan dezenfekte olduktan sonra evlerine gitmeleri için her türlü tedbirinde ivedilikle alınmasını ayrıca talep ediyoruz.

Son olarak, her ne kadar “Kısa Çalışma Ödeneği”nden yararlanılacak olsa da, Nisan ayı başında yatması gereken Mart ayı maaşının ve Ocak – Şubat – Mart aylarında çalışmak suretiyle hak edilmiş ikramiyelerin eksiksiz ve tam olarak ödenmesi gerekmektedir. Çünkü, süreç İŞKUR’a başvurulan 01.04.2020 itibariyle başlayacak ve “Kısa Çalışma Ödeneği” sürecinin başlamasıyla birlikte üyelerimizin maaşlarından, %10’lardan başlayıp %60’lara varan kesintiler olacaktır. Üyelerimizin, en azından kendilerini hazırlaması ve/veya borç yüklerini yönetebilmeleri adına hak edilmiş olan bu maaş ve ikramiyenin tam olarak ödenmesi çalışanların mağdur edilmemesi adına elzemdir. Çünkü, vatandaşlarımızın aileleri ve evleri için alışveriş yaptığı dönemde, üyelerimiz, hâlâ kendi evlerine dönememiş ve yurtdışındaki vatandaşlarımızın geri dönüşleri için tahliye uçuşları icra etmektedir. Dileriz ki, üyelerimizin özveri ve fedakârlıkları, İşveren nezdinde de takdir görsün.

Covid-19 salgınından dolayı alınan bu mecburi tedbirler kapsamında Hava- İş Ailesi olarak; üyelerimizin her türlü ihtiyaçlarında yanında olacağımızı belirtir, bu salgının bir an önce tedavisinin bulunması ve huzurlu günlere tekrar erişebilmemiz temennileriyle, sağlıklı, emniyetli, hayırlı çalışmalar dileriz.


HAVA-İŞ SENDİKASI YÖNETİM KURULU

Benzer Haberler

Haber Thumbnail

Koronavirüs Bilgilendirme Bülteni

DEVAMI
Haber Thumbnail

Corona Virüs Tahliyelerine İlişkin Tedbirler

DEVAMI
Haber Thumbnail

Miraç Kandiliniz Mübarek Olsun

DEVAMI

Nasıl Üye Olurum?

Detaylar

Hukuk

Detaylar